10 Eylül 2013 Salı

Kırmızı Etin Zararları Nelerdir

Kırmızı et ve kebabı fazla yemek neden zararlıdır? Kırmızı et fazla yiyenlerde kalp hastalığı ve kalınbağırsak kanseri daha sık görülür. Bunun nedeni kırmızı ette bulunan doymuş yağ nedeniyle kolesterolün artmasının damar sertliği yapması ve etin yüksek ateş ve kızgın kömürde kızartılması sonucu içindeki proteinlerin kanser yapıcı hale gelmesidir. Yine kırmızı etle yapılan sucuk, sosis ve salamın içinde bulunan nitrit de kolon kanserine neden olur. Kırmızı etin yenmesi tamamen zararlı değildir. Haftada bir kez mutlaka yenmeli. Ancak yağları atıldıktan sonra haşlama veya fırında pişirilerek yenmelidir. Kolesterol korkusu nedeniyle hiç kırmızı et yemeyen kişilerde bu defa demir eksikliğine bağlı kansızlık ortaya çıkmaktadır. Et yemeği yerken yanında pirinç pilavı veya patates kızartması değil, bulgur pilavı, sebze ve salata yenmelidir. Kebap yaparken de etin yağlarını tamamen temizlemek, pişirirken de eti yakmamak gerekir. Ateş veya alevle etin temas etmesi zararlıdır. Pişirirken yanmış veya kapkara kalmış et veya döner yemeyiniz. Kebap veya dönerin üzerine tereyağı ilave etmenin de sağlığınız açısından zararlı olduğunu unutmayın.

Kalp Krizi Riski Artıyor

Kalp krizinin ilk belirtileri nelerdir? Bu soruya dair verilecek basit bir öneri yaşamınızı kurtarabilir. Yapılması gereken kalp krizi geçiren kişinin küçük önerilere dikkat etmesidir. Prof. Dr. Sertaç Çiçek, sizin veya sevdiklerinizden birinin kalp krizi geçirmesi halinde hazırlıklı olmanıza yardımcı olacak pratik önerilerde bulunuyor. Kalp krizi birçok insanda kademeli şekilde başlar. Kriz başlangıçta biraz ağrı veya rahatsızlık hissettirir. Gerçekte, kalp krizi belirtisi olup olmadığını dahi fark edemeyeceğiniz kadar hafif ve algılanması güç düzeyde olabilir. Prof. Dr. Çiçek bu nedenle kalp krizini işaret edebilen belirtilere dikkat çekiyor: •Birkaç dakikadan daha uzun süren veya başlayıp sona eren ardından yeniden başlayan ve özellikle göğüs kafesinin ortasında oluşan bir rahatsızlık. Bu huzur-suzluk rahatsız edici bir baskı, ağırlık veya sıkışma şeklinde hissedilebilir. •Tek veya her iki kolda, sırtta, midede ağrı ya da rahatsızlık. Muhtemelen çene ağrısı. •Nefes darlığı. •Diğer muhtemel kalp krizi belirtileri içerisinde soğuk terleme, bulantı ve baş dönmesi yer alır. LİSTE OLUŞTURUN Kalp krizi yaşanması halinde, olaya biraz hazırlıklı olmak kalp krizi geçiren kişinin yaşamının kurtarılmasına yardımcı olabilir. Prof. Dr. Çiçek'in böyle bir duruma karşı önlem olarak hazırlanmasını önerdiği telefon listesi şöyle: •Aile hekiminiz •En yakın hastane, •Ambulans hizmetleri Liste evinizde telefona yakın bir yerde bulundurulmalıdır. Belirtileri meydana gelmeden önce yapılabilecekler ve yaşam tarzında yapılacak değişiklikler ise kalp krizine karşı alınabilecek önlemlerin en önemli adımıdır. Kalp krizini önlemek için yaşam tarzında yapılacak değişiklikler; •Sigara içmeyin. •Yağ, kolesterol ve tuz içeriği düşük yemekler yiyin. •Kan basıncı ve kolesterol takibi için doktorunuzu düzenli aralıklarla ziyaret edin. •Orta şiddette ve düzenli aerobik egzersizi yapın. Durağan yaşam tarzı süren, 50 yaşının üzerindeki insanlar egzersiz programına başlamadan önce doktor kontrolünden geçmelilerdir. •Aşırı kilolu iseniz kilo verin. •Doktorunuz düzenli şekilde düşük doz aspirin almanızı önerebilir. Aspirin kanın pıhtılaşma eğilimini azaltarak kalp krizi riskini de azaltır. Sigorta bilgileriniz hazır mı? Kalp krizi hiç beklenmedik bir anda gelse de, hastaneye giderken yanınızda götüreceklerinizi bilmek işinizi de kolaylaştıracak. İşte hastaneye giderken götüreceklerinizin listesi: •Kullandığınız tüm ilaçlar ve dozları •Bilinen tüm allerjileriniz •Sigorta bilgileri •Acil durumda irtibata geçilecek aile fertleri •Acil personelinin faydalı bulacağı diğer her tür bilgi (geçirmiş veya geçirmekte olduğunuz diğer hastalıklar gibi).

Osteoartrit ve Tedavisi

Eklem kıkırdağının zedelenmesi yada düzensiz kemik çıkıntıları sonucu ortaya çıkan Osteoartrit, halk arasında kireçlenme olarak bilinir. Eklem kireçlenmesi olan Osteoartri genellikle 65 yaş üstü kişileri hedef alır. 65 yaş üstü yetişkinlerin %90′ı bu sorun ile karşı karşıya kalmaktalar. Osteoartrit özellikle el parmaklarında sıkça görülür. Osteoartritin ortaya çıkmasında genetik faktörlerin payı büyüktür. Şişmanlık ve ağır egzersizlerde Osteoartriti tetiklemektedir. Osteoartrit eklem kireçlenmesi ağrı, eklemlerde tutukluk, sertlik, hareket esnasında eklem bölgelerinde çıtırtı sesleri ve şekil bozukluklarına neden olur. Tüm bu sorunlar sonucunda sakatlanma bile meydana gelebilir. OSTEOARTRIT TEDAVISI Osteoartrit tedavisi için hasta-hekim ilişkisi iyi olmalıdır. Hekim, hastayı Osteoartrit hakkında iyice bilgilendirmeli ve hasta da doktorunun önerilerine uymalıdır. Aşırı kilolar varsa verilmeli, ağır egzersizlerden kaçınmalı, bol bol istirahat edilmeli ve zedelenmiş eklem fazla kullanılmamalıdır. Osteoartrit için fiziksel tedavi, kaplıca tedavisi, egzersiz hareketleri ve çevresel düzenlemeler uygulanır. Osteoartrit hastalarının büyük çoğunluğu fiziksel ve kaplıca tedavisi ile şikayetlerinden kısa bir sürede kurtulurlar. Egzersiz tedavisinde ise tutulan eklem kaslarının güçlendirilmesi ve eklemlere binen yükün azaltılması sağlanır. Osteoartrit hastalığı tedavisi için çevresel düzenlemelerde gereklidir. Hastanın yaşadığı ortamda bazı değişiklikler yapılması tedavinin sürecini hızlandırır. Örneğin, sandalye boyunun ve tuvaletin yükseltilmesi gibi. Son olarak ise cerrahi yönteme başvurulur. Daha önce bahsettiğimiz tedavi yöntemleri bir işe yaramadıysa tek çare ameliyattır. Ağrıları geçmeyen ve günlük yaşamı giderek zorlaşan kişilere protez takılmaktadır.

Kirazı Faydaları Nelerdir

Kiraz fitokimyasallar açısından zengindir. Bunlar: anthocyanins (mevye ve sebzelerin rengini veren pigmentler; ki bunlar hücreleri zararlı kanserojen maddelere karşı koruyan antioksidan özellikleri sebebiyle kansere karşı seçenek oluşturabilirler). Aynı şekilde bir flavonoid olan quercetinki içinde hem anti-kanser bir oluşum, hem de anti-imflamotoral ve intihistaminik (alerji ve enfeksiyon önleyici) özellikler taşıyan bir antioksidandır. FAYDALARI · Kiraz hem kolesterolü hem de kan şekerini düşürmeye yardımcı olabilir. · Ürik asit ve ürat tuzlarının vücuttan atılmasını sağlayabilir. Bu nedenle romatizma ve gut hastalıkları, eklem kireçlenmesi ve damar sertliğinin tedavisinde kullanılabilir. · Kabızlığı önlemede etkilidir. · Kirazda bulunan kinik asit, böbreklerin taş ve kum yapmasını önleyebilir ve varsa zamanla dökülmesine yardımcı olabilir. · Kandaki zararlı maddelerin vücuttan atılmasına yardımcı olabilir. · Aşırı ilaç tüketimi ile karaciğerde oluşan yükün azaltılmasında yardımcı olabilir. · Nikotinin vücuttan atılmasında yardımcı olur. · İçerdiği meyve şekeri levüloz rahat sindirilebildiği için, şeker hastaları da kirazı yanında protein kaynağı besinlerle birlikte tüketebilir. · A vitamininin önemli bir kaynağı olan karoteni içeren kiraz, göz problemlerinin önlenmesinde yardımcı olabilir. · 20 kirazda 12 - 25 miligram arasında antosiyanin bulunmaktadır, bu da bir aspirinden on kat daha etkilidir. KULLANIŞI: · 30 gram kiraz sapını 1 litre suda 10 dakika kaynatarak hazırlayacağınız çay, böbrekleri çalıştırarak, diüretik (idrar söktürücü), kan ve idrar yolları temizleyicisi, safra akımını sağlayıcı, bağırsak düzenleyici etki gösterebilir. VİTAMİNLERİ: · 100 gram kirazda, 17 bin miligram C vitamini bulunmaktadır. Her insanın günde 60-80 miligram C Vitamini alması gerekiyor. · B1, B2, B5 vitaminleri, magnezyum ve kalsiyum da bulunmaktadır.

Kara Üzümün Faydaları Nelerdir

Kara üzüm, güzellik iksiri, gerçek beyin besini ve zayıflamak için yapılan rejimlerin ana ürünüdür. - Kara üzüm tıpkı aspirin gibi kanı sulandırdığından koroner kalp hastalıklarına karşı insanları koruyucudur. - Kara üzümün kabuğunda bulunan ve fitoaleksin grubu bileşiklerden olan resveratrol vücutta kanser oluşumunu engeller. - Bazı karaciğer rahatsızlıkları ve kansızlık tedavisinde de etkilidir - Kara üzüm, içerdiği meyve asitleri ve lifli yapısından dolayı mideye zarar vermeksizin böbrek ve bağırsak sisteminin düzenli çalışmasını sağlar ve kanın temizlenmesi için yardımcı olur. - Kara üzüm, vücuttaki yağların erimesi için yardımcı olur. - Kara üzüm, vücudu virüslere karşı daha dirençli hale getirir. - Kara üzümün kabuk ve çekirdekleri bağırsak metabolizmasını hızlandırır. - Kara üzüm, cildin taze ve temiz bir görünüm almasında etkilidir. - Öğleden sonra yenilen bir salkım kara üzüm veya içeceğiniz bir bardak taze sıkılmışüzüm suyu vücudu ve beyin hücrelerini zindeleştirir. - Bir kilo üzüm, bin 150 gram süt, 390 gram et, 300 gram ekmek ve bin 200 gram patatese eşdeğerdir - Kara üzüm Amino asitler, B vitaminleri (B1, B2), mineraller, potasyum, magnezyum ve demir içerdiğinden bağışıklık sistemini kuvvetlendirir. - Kara üzüm içeriğindeki doğal fruktoz sayesinde vücudun harcadığı enerjinin kısa sürede depolanması için etkili olur. - Kara üzümün içeriğindeki magnezyum insanın iş verimliliğini arttırır. - İçeriğindeki asitler ( tartarik, sitrik , malik, süksinik, fumarik , pyruvik , oxaglutarik, gliserik, glikolik, dimetil-süksinik, shikiminik ve guinik asit ) mideye zarar vermeden böbreklerin ve karaciğerin çalışmasını hızlandırır. - Kara üzüm İçerdiği bioflavonoidler nedeniyle C vitamini aktivitesini çoğaltır. - Kara üzüm Alerji ve kireçlenmelerde iltihap oluşumuna engel olur. - Kara üzüm besinlerin parçalanması neticesinde oluşan serbest radikallerin kılcal damarların duvarlarına saldırmasına karşı güçlü bir antioksidant görev üstlenerek düşük yoğunluktaki lipoproteinlerin (LDL) kılcal damarlar içinde birikmesini engeller. - Kara üzüm hücrelerde değişim sonucunda tümör oluşmasına izin verebilecek hücre için moleküller üzerine serbest radikallerin saldırılarını bloke eder ve neticede kanser oluşumunu engeller.

Zatürre Nedir Nasıl Geçer

Halk arasında akciğer iltihabı tıp dilinde ise pnömani denir. 3 çeşidi vardır. - Lober Pnömoni: Pnömokok adı verilen mikropların neden olduğu had akciğer iltihabıdır. Mikroplu tozlar, fazla yorgunluk, soğuk algınlığı veya uzun süre güneşte kalmak hastalığın zeminini hazırlar. Hastalık ani baş ağrısı, titreme, kusma ve sırt ağrıları ile başlar. Ateş, 40 dereceye kadar yükselir. Fakat 10. günden sonra düşmeye başlar. Öksürük, kısa sürelidir. Balgam, kanlı ve yapışkandır. Hastanın yüzü kızarmış, dudaklarının etrafı kabarmış, cildi kuru ve dili de paslıdır. Geceleri kriz gelebilir. - Virüs Zatürreesi: Virüslerin neden olduğu bir çeşit zatürreedir. Ya aniden ya da bir soğuk algınlığı sonunda görülür. Lober pnömoniden daha hafif geçer. Hastalığın ateşi 39 dereceye kadar yükselir. Kendini son derece yorgun hisseder. Öksürüğü kuru fakat az balgamlıdır. Kol ve bacaklarında da ağrılar vardır. - Bronköpnomoni: İyi tedavi edilmeyen grip, boğmaca, bronşit veya kızamıktan sonra ortaya çıkan bir hastalıktır. Nedeni, akciğer ve bronşların yer yer iltihaplanmış olmasıdır. Hastalık, bronşit gibi başlar, tedbir alınmazsa, 2-3 gün içinde ağırlaşır. Ateş sabahları 38 derece iken akşamları 40 dereceye kadar yükselir. Hastada öksürük, cerahatli ve bazen de kanlı balgam görülür. Halsizdir, nefes almakta güçlük çeker, rengi de soluktur. Doktor tedavisi şarttır. Diğer tarftan, hasta istirahat ettirilir ve morali üstün seviyede tutulur. Yanına fazla misafir kabul edilmez. Ağrı olan tarafına içine sıcak su doldurulmuş şişe konur. Sıcak su buharı teneffüs ettirilir. Ateşi yükseldiği zaman da; vücudu ıslak bezle silinir. Ateş düşürücü ilaçlar verilmez.